Kuran'da Peygamberler

ADEM (AS) VE ADEMOĞULLARI

Rahman ve Rahim Allah'ın adıyla

Hani Rabbin, Meleklere: "Muhakkak ben, yeryüzünde bir halife var edeceğim" demişti. Onlar da: "Biz seni şükrünle yüceltir ve (sürekli) takdis ederken, orada bozgunculuk çıkaracak ve kanlar akıtacak birini mi var edeceksin?" dediler. (Allah:) "Şüphesiz sizin bilmediğinizi ben bilirim" dedi. (BAKARA SURESİ / 30)

Ve Adem'e isimlerin hepsini öğretti. Sonra onları meleklere yöneltip: "Eğer doğru sözlüyseniz, bunları bana isimleriyle haber verin" dedi. (BAKARA SURESİ / 31)

Ve meleklere: "Adem'e secde edin" dedik. İblis hariç (hepsi) secde ettiler. O ise, diretti ve kibirlendi, (böylece) kafirlerden oldu. (BAKARA SURESİ / 34)

Ve dedik ki: "Ey Adem, sen ve eşin cennette yerleş. İkiniz de ondan, neresinden dilerseniz, bol bol yiyin; ama şu ağaca yaklaşmayın, yoksa zalimlerden olursunuz." (BAKARA SURESİ / 35)

Derken Adem, Rabbinden (birtakım) kelimeler aldı. Bunun üzerine (Allah da) tevbesini kabul etti. Şüphesiz O, tevbeleri kabul edendir, esirgeyendir. (BAKARA SURESİ / 37)

Gerçek şu ki, Allah, Adem'i, Nuh'u, İbrahim ailesini ve İmran ailesini alemler üzerine seçti; (AL-İ İMRAN SURESİ / 33)

Onlar birbirlerinden (türeme tek) bir zürriyettir. Allah işitendir, bilendir. (AL-İ İMRAN SURESİ / 34)

Şüphesiz, Allah katında İsa'nın durumu, Adem'in durumu gibidir. Onu topraktan yarattı, sonra ona "ol" demesiyle o da hemen oluverdi. (AL-İ İMRAN SURESİ / 59)

Onlara Adem'in iki oğlunun gerçek olan haberini oku: Onlar (Allah'a) yaklaştıracak birer kurban sunmuşlardı. Onlardan birininki kabul edilmiş, diğerininki kabul edilmemişti. (Kurbanı kabul edilmeyen) Demişti ki: "Seni mutlaka öldüreceğim." (Öbürü de:) "Allah, ancak korkup-sakınanlardan kabul eder." (MAİDE SURESİ / 27)

Andolsun, biz sizi yarattık, sonra size suret (biçim-şekil) verdik, sonra meleklere: "Adem'e secde edin" dedik. Onlar da İblis'in dışında secde ettiler; o, secde edenlerden olmadı. (A'RAF SURESİ / 11)

(Allah) Dedi: "Sana emrettiğimde, seni secde etmekten alıkoyan neydi?" (İblis) Dedi ki: "Ben ondan hayırlıyım; beni ateşten yarattın, onu ise çamurdan yarattın." (A'RAF SURESİ / 12)

Ve ey Adem, sen ve eşin cennete yerleş. İkiniz dilediğiniz yerden yiyin; ama şu ağaca yaklaşmayın. Yoksa zalimlerden olursunuz. (A'RAF SURESİ / 19)

O, sizi tek bir nefisten yarattı ve kendisiyle durulup-yatışması için ondan eşini var etti. Onu (eşini) örtüp-bürüyünce, o da bir yük yüklendi de bununla (bir süre) gezindi. Nitekim ağırlaşınca, ikisi Rableri olan Allah'a dua ettiler: "Eğer bize salih (bir çocuk) verirsen, andolsun şükredenlerden olacağız." (A'RAF SURESİ / 189)

Andolsun, insanı kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan yarattık. (HİCR SURESİ / 26)

Hani Rabbin meleklere demişti: "Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan bir beşer yaratacağım." (HİCR SURESİ / 28)

Hani, meleklere: "Adem'e secde edin" demiştik. İblis'in dışında (hepsi) secde etmişlerdi. Demişti ki: "Bir çamur olarak yarattığın kimseye ben secde eder miyim?" (İSRA SURESİ / 61)

Hani meleklere: "Adem'e secde edin" demiştik; İblis'in dışında (diğerleri) secde etmişlerdi. O cinlerdendi, böylelikle Rabbinin emrinden dışarı çıkmıştı. Bu durumda Beni bırakıp onu ve onun soyunu veliler mi edineceksiniz? Oysa onlar sizin düşmanlarınızdır. (Bu,) Zalimler için ne kadar kötü bir (tercih) değiştirmedir. (KEHF SURESİ / 50)

İşte bunlar; kendilerine Allah'ın nimet verdiği peygamberlerdendir; Adem'in soyundan, Nuh ile birlikte taşıdıklarımız (insan nesillerin)den, İbrahim ve İsrail (Yakup)in soyundan, doğru yola eriştirdiklerimizden ve seçtiklerimizdendirler. Onlara Rahman (olan Allah')ın ayetleri okunduğunda, ağlayarak secdeye kapanırlar. (MERYEM SURESİ / 58)

Andolsun biz, daha önce de Âdem'e ahit (emir ve vahiy) vermiştik. Ne var ki o, (ahdi) unuttu. Onda azim de bulmadık.

"Açıklama:: Hz. Âdem, Allah’ın yasaklamasına rağmen, şeytanın teşviki ile yasaklanan ağacın meyvesinden yemiş, sözünde duramamıştı. İşte âyette Hz. Âdem’in bu davranışına işaret buyurulmakta ve onun, şeytanın teşvikine sabırlı ve kararlı olarak karşı koymadığı anlatılmaktadır. Ancak, âyetin son cümlesi, müfessirler tarafından şöyle de anlaşılmıştır: «Fakat onu, günah işlemekte kararlı bulmadık.» Çünkü Âdem, sonradan pişman olmuş ve tevbe etmişti."(açıklama sonu)

Bir zaman biz meleklere: Âdem'e secde edin! demiştik. Onlar hemen secde ettiler; yalnız İblis hariç. O, diretti. Bunun üzerine: Ey Âdem! dedik, bu, hem senin için hem de eşin için büyük bir düşmandır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın; sonra yorulur, sıkıntı çekersin! Şimdi burada senin için ne acıkmak vardır, ne de çıplak kalmak. Yine burada sen, susuzluk çekmeyecek, sıcaktan da bunalmayacaksın. Derken şeytan onun aklını karıştırıp «Ey Âdem! dedi, sana ebedîlik ağacını ve sonu gelmez bir saltanatı göstereyim mi?» Nihayet ondan yediler. Bunun üzerine kendilerine ayıp yerleri göründü. Üstlerini cennet yaprağı ile örtmeye çalıştılar. (Bu suretle) Âdem Rabbine âsi olup yolunu şaşırdı. Sonra Rabbi onu seçkin kıldı; tevbesini kabul etti ve doğru yola yöneltti. Dedi ki: Birbirinize düşman olarak hepiniz oradan (cennetten) inin! Artık benden size hidayet geldiğinde, kim benim hidayetime uyarsa o sapmaz ve bedbaht olmaz. Kim de beni anmaktan yüz çevirirse şüphesiz onun sıkıntılı bir hayatı olacak ve biz onu, kıyamet günü kör olarak haşredeceğiz. O: Rabbim! Beni niçin kör olarak haşrettin? Oysa ben, hakikaten görür idim!, der. (Allah) buyurur ki: İşte böyle. Çünkü sana âyetlerimiz geldi; ama sen onları unuttun. Bugün de aynı şekilde sen unutuluyorsun! Doğru yoldan sapanı ve Rabbinin âyetlerine inanmayanı işte böyle cezalandırırız. Ahiret azabı, elbette daha şiddetli ve daha süreklidir. (TAHA SURESİ / 115-127)

"Ey Adem oğulları! Size şeytana tapmayın, çünkü o sizin apaçık bir düşmanınızdır" demedim mi? "Ve bana kulluk ediniz, doğru yol budur" demedim mi? Şeytan sizden pek çok milleti kandırıp saptırdı. Hâla akıl erdiremiyor musunuz? İşte, bu size vâdedilen cehennemdir.İnkârınız sebebiyle bugün oraya girin! (YASİN SURESİ/60-64)

Allah sizi bir tek nefisten (Âdem'den) yarattı, sonra ondan da eşini yarattı. Sizin için hayvanlardan sekiz eş meydana getirdi. Sizi de annelerinizin karınlarında üç katlı karanlık içinde çeşitli safhalardan geçirerek yaratıyor. İşte bu yaratıcı, Rabbiniz Allah'tır. Mülk O'nundur. O'ndan başka tanrı yoktur. Öyleyken nasıl oluyor da (O'na kulluktan) çevriliyorsunuz? (ZÜMER SURESİ /6)

“Ey Ademoğulları! Her mescide güzel elbiselerinizi giyinerek gidin; yiyin için fakat israf etmeyin, çünkü Allah müsrifleri sevmez.” (ARAF SURESİ 7/31)

“Onlara, Adem’in iki oğlunun kıssasını doğru olarak anlat: İkisi birer kurban sunmuşlar, birininki kabul edilmiş, diğerininki edilmemişti. Kabul edilmeyen, “And olsun seni öldüreceğim” deyince, kardeşi: “Allah ancak sakınanların takdimesini kabul eder” demişti”. “Beni öldürmek üzere elini bana uzatırsan, ben seni öldürmek için sana elimi uzatmam, çünkü ben, alemlerin Rabbi olan Allah’tan korkarım”. Ben, hem benim hem de kendi günahını yüklenip cehennemliklerden olmanı isterim, zulmedenlerin cezası budur”. Bunun üzerine, kardeşini öldürmekte nefsine uydu ve onu öldürerek, zarara uğrayanlardan oldu. Allah, kardeşinin ölüsünü nasıl gömeceğini göstermek üzere, ona yeri eşeleyen bir karga gönderdi. “Bana yazıklar olsun! Kardeşimin ölüsünü örtmek için bu karga kadar olmaktan aciz kaldım” dedi de ettiğine yananlardan oldu. Bunun için İsrailoğullarına şöyle yazdık: “Kim bir kimseyi bir kimseye veya yeryüzünde bozgunculuğa karşılık olmadan öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de onu diriltirse (ölümden kurtarırsa) bütün insanları diriltmiş gibi olur”. And olsun ki, onlara belgelerle peygamberlerimiz geldi, sonra buna rağmen, onların çoğu yeryüzünde taşkınlık edenler oldu.” (MAİDE SURESİ/27-32)

Hadis-i Şerif

Evs İbnu Evs radıyallahu anh anlatıyor:
"Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cum'a, en hayırlı günlerinizden biridir.
Adem aleyhisselam(ın toprağı) o gün yaratıldı, o gün kabzedildi. (Kıyamette Sûr'a) o gün üflenecek, sayha da o günde olacak. Öyleyse o gün bana salâvatı çok okuyun. Zira salâvatlarınız bana arzedilir!"
Orada bulunanlar: "Salavatlarımız size nasıl arzedilir? Siz çürümüş olacaksınız!" dediler.
Resulullah (as): "Allah Teala, Arz'a peygamberlerin cesetlerini yemeyi haram kıldı! buyurdular."
Ebu Davud, Salat 207, (1047); Nesai, Cum'a 5, (3, 91, 92).[1]

488- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Güneşin doğduğu en hayırlı gün; Cuma günüdür. Adem o günde yaratıldı, Cennete o gün girdi ve o gün Cennet’ten çıkarıldı, kıyamette Cuma günü kopacaktır.”
(Nesai, Cuma: 4; Buhârî, Cuma: 4) Tirmîzî: Bu konuda Ebû Lübabe, Selman, Ebû Zerr, Sa’d b. Ubâde, Evs b. Evs’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Tirmîzî: Ebû Hüreyre hadisi hasen sahihtir.

Resulullah (s.a.s.) şöyle buyuruyor:
"Allah'u Teâlâ Âdem'i (a.s.) yeryüzünün her tarafından avuçladığı bir avuç topraktan yarattı.
Bunun için Ademoğulları kendilerinde bulunan toprak miktarına göre,
kimi kırmızı, kimi beyaz kimi siyah, kimi bunların arasında bir renkte;
(tabiat bakımından da) kimi yumuşak, kimi sert, bazıları kötü, bazıları da iyi olarak geldiler."
(Tirmizî, Tefsir, 3). Bu hadisi Tirmizî sahih bir senetle rivayet etmiştir.

".......Ebû Hureyre(R)'den tahdîs etti ki,
Peygamber (S) şöyle buyurmuştur:
"Allah, Âdem'i yarattı. Boyunun uzunluğu altmış zira' idi. (Yaratılması tamamlandıktan)sonra Allah, Âdem'e:
— Haydi, meleklerden şunların yanlarına git de onlara selâm ver! Ve onların senin selâmım nasıl karşıladıklarını iyi dinle, işit. Çünkü bu, hem senin, hem de senden sonra zürriyetinin selâmlaşmasıdır, buyurdu.
Bunun üzerine Âdem, meleklere:
— Es-selâmu aleykum{-Selâm üzerinize olsun), dedi. Onlar da:
— es-Selâmu aleyke ve rahmetu'llâhi( = Esenlik ve Allah'ın rah­meti üzerine olsun), diye karşıladılar.
Ve selâmlarına "Ve rahmetu'ilâhi" kısmını ziyâde ettiler (ki, bu selamlaşmanın ilk meşrû'iyyeti ve bu sözle söylenişidir).
Âdem, beşerin büyük atası olduğu için, cennete her giren kişi Âdem 'in bu güzel suretinde girecektir. Âdem 'in (sonra gelen) torunları, onun güzelliğinden ve uzunluğundan eksilmeye devam eder. Nihayet (bu eksiliş) şimdi (bu ümmette) sona erdi"
Kaynak:Kitabul Embiya Buhari Hadis

Ebu Ümame rivayet ediyor
"Ebu Zerr Peygamberimize '
Ya Nebiyallah, peygamberlerden ilk peygamber kimdir?' diye sorduğunda,
Peygamberimiz (s.a.s.): "Âdem'dir." dedi.
Ebu Zerr,"Ya Rasûlullah o, Nebî oldu mu?" diye sorunca
Peygamber (s.a.s.), "Evet o mükemmel bir Nebî idi."dedi."
(Ahmed b. Hanbel, V, 265)

Ebû Zerr'den rivayet ettiği bir hadîste
Peygamber (s.a.s.) Âdem'e on sahifelik bir kitap indirildiğini söylemiştir.
(Şias Muhittin BAĞÇECİ)


Ebû Saîd-i Hudrî
Nebî (sa)in şöyle buyurduğu rivâyet olunmuştur:»
(Kıyâmet günü) Allah Tebâreke ve Teâlâ, Âdem (atamız) a:
- Yâ Âdem diyecek, o da icâbet ederek:
- Yâ Rab! Fermânına mükerreren icâbet ve mülâzemet eder ve her emrini infâza dâimâ kıyâm ve mübâderet eylerim! Ve her hayır, Sen`in emir ve fermânında tecellî eder, diyecek.
Bunun üzerine Allahu Teâlâ: - Cehennem`e girecekleri (halk arasından) seçip gönder! buyuracak.
Âdem Peygamber:
- Yâ Rab! Cehennem`e gönderileceklerin mikdârı ne kadardır? diye soracak...
Allahu Teâlâ: - Her bin kişiden dokuz yüz doksan dokuzu! diye cevap verecek.
Ve Cenâb-ı Hak Âdem`e böyle buyurduğu sıra (bunun verdiği şiddetli korkudan) çocuk ihtiyarlayacak, her gebe kadın da çocuğunu düşürecek.
Ve o anda, Habîbim, mahşer halkını (korkudan) sarhoş sanırsın! Halbuki onlar hiç de sarhoş değillerdir. Ancak o sekir, Allah`ın şiddetli (emrinin netîcesi duyulan) azâb (ın bir eseri) dir.

Resûlullah`ın huzûrunda bulunan Ashâb: Yâ Resûlallah:
O (binde) bir hangimiz olabilir? diye sordular.
Resûlullah: - Size müjdeler olsun,
sizden bir kişiye mukabil Ye`cûc ve Me`cûc`dan bin kişi (Cehennem`e gönderilecektir)
buyurdu. Sonra da: Hayâtım yed-inde olan Allah`a yemîn eder de kati olarak umarım ki:
siz (Muhammed ümmeti) ehl-i Cennet`in dörtte birini teşkîl edesiniz! diye müjdeledi.
Bunun üzerine biz: Allahu Ekber, dedik.
Bunun üzerine Resûlullah: Umarım ki, ehl-i Cennet`in üçte birisi olasınız! buyurdu.
Biz yine tekbîr getirdik.
Bunun üzerine de: Umarım ki: ehl-i Cennet`in yarısı olasınız! buyurdu.
Biz de tekbîr getirdik.
En sonu Resûlullah: Siz mahşer halkının umûmuna kıyâs edilince, ancak siz bir beyaz öküzün derisi üzerindeki siyah bir tüy mesâbesindesiniz. Yâhut da siyah bir öküz derisinde sanki beyaz bir tüy, buyurdu.[2]

Ebu Hureyre'den (r.a.) rivayet edildiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurdu: Adem ile Musa münakaşa ettiler. Musa Ey Adem! Sen bizim babamızsın. Sen bizi mahrumiyete düşürdün ve Cennetten çıkarttın! dedi. Adem de ona: Sen, Allah'ın kelamı ile seçip mümtaz kıldığı ve eliyle yazdığı Musa'sın Öyle iken sen, Allah'ın beni yaratmasından kırk sene evvel üzerime takdir buyurduğu bir işten dolayı mı beni kınıyorsun? dedi. Bunun üzerine Peygamber: "Böylece Adem, Musa'ya galip geldi. Adem, Musa'ya galip geldi," buyurdu.

Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 4793[3]


Adem (as) Ve Havva Annemizin Duası
“Rabbimiz nefislerimize zulmettik, eğer bizi esirgemez ve bizi bağışlamazsan, şüphesiz hüsrana uğrayanlardan oluruz.”
“(Rabbi de) tevbesini kabul etti.”
(Araf Suresi-23)

Sizi bir tek candan (Âdem'den) yaratan, ondan da yanında huzur bulsun diye eşini (Havva'yı) yaratan O'dur.
Eşi ile (birleşince) eşi hafif bir yük yüklendi (hamile kaldı).
Onu bir müddet taşıdı.
Hamileliği ağırlaşınca, Rableri Allah'a: Andolsun bize kusursuz bir çocuk verirsen muhakkak şükredenlerden olacağız, diye dua ettiler.
(A'RAF SURESİ / 189) [4]



ADEMİN YARATILIŞI VE PEYGAMBERLER BAHSÎ

890- Ebû Hüreyre'den (R.A.) rivayet edilmiştir:
«Allah Tealâ, Adem'i yarattı ve boyunu altmış arşın kıldı. Son­ra Allah Tealâ ona şöyle buyurdu: Git, şu melekleri selâmla ve seni nasıl selamlayacaklarına kulak ver. Senin ve zührriyetiniri selam­laşması böyle olacaktır.
Bunun üzerine Hasreti Adem, meleklere:
— Esselâmü Aleyküm, dedi. Melekler de:
— Esselâmü Aleyke ve Rahmetullahi,dediler."Melekler, ve Rahmetüllahi'yi ilave ettiler.Cennete girecek herkes, Adem Aley-hisselâm'ın suret ve biçiminde olacaktır. Vücut yapılarının eksilme­si (küçülmesi! günümüze kadar devam ede gel mistir.»

896- Ebû Saîd El - Hudi (Radıyallahu Anh) der ki:
«Allah Teaîâ Hazretleri kıyamet gününde Adem Aleyhisselâm'a hitaben: — Ey Adem! buyuracak.
Adem de: Emrindeyim, hizmetinde­yim ve bütün hayır senin ellerindedir, diyecektir. Allah Tealâ ona şöyle buyuracak:
— Cehenneme gönderilecek olanları çıkar. Adem soracak:
— Cehenneme gidecekler kimlerdir? Allah Tealâ Hazretleri:
— Her bin kişiden biri cennete, dokuzyüz doksandokuzu cehen­neme, buyuracaktır. İşte orada küçük olan yaşlanacak, gebe olan her dişi kamındakini indirecek (düşürecek) ve herkesi sarhoş ola­rak göreceksin. Aslında onlar sarhoş değillerdir. Fakat Allah'ın azabı çok şiddetlidir.

Ashab sordular:

— Ya Resûlallah! Bin kişiden biri hangimiz olabilir? Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem:
«İyimser olunuz! Sizden bir kişi, Ye'cüc ve Me'cüe'den bin kişi..
buyurdu. Sonra Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem şöyle devam etti:
«Nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, cennet eh­linin dörtte biri olacağımızı kuvvetle umuyorum.», Biz bu büyük müj­denin sevincinden» Aîlahu Ekber» dedik. Hazreti Peygamber:

«Cennet ehlinin üçte biri olmanızı umarım.» buyurdu.
Biz yine
«Allahu Ekber» dedik. Hazreti Peygamber bu defa, Cennet ehlinin yansı olmanızı umarım,» buyurdu. Biz de Allah. Tealâ Hazretlerinin bu ihsanından dolayı sevinerek şükrettik ve Allahu Ekber» diyerek tekbir aldık. Sonra Peygamber Sallallahü Aleyhi ve Sellem bize şöy­le buyurdu:
«Mahşer halkına nisbetle siz ancak beyaz öküzün derisindeki bir siyah kıl yahud siyah öküzün derisindeki bir beyaz kıl kadarsınız [5]


3368- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.), şöyle buyurdu: “Allah, Adem’i yaratıp ruhundan ona üfürdüğü zaman Adem aksırdı ve Elhamdülillah diyerek Allah’ın izniyle, Allah’a hamdetti. Rabbi ona şöyle buyurdu: “Allah seni esirgesin. Meleklere veya meleklerden oluşan şu guruba git ve: “esselamü aleyküm” de. Onlarda: “ve aleykümselam ve Rahmetullah” dediler. Sonra Adem Rabbine döndü, Rabbi buyurdu ki: “İşte senin selamın ve oğullarının kendi aralarında verip alacakları selam budur.” Allah: İki avucu kapalı vaziyette Adem’e hangisini istersen seç buyurdu. Adem de Rabbimin sağ elini seçtim dedi. Rabbimin her iki eli de kutlu ve mübarektir. Sonra Rab sağ elini açtı ve onun içinde Adem ve zürriyeti vardı. Adem: Ey Rabbim bunlar kimdir? Rabb: Bunlar senin zürriyetindendir. Adem bir de ne görsün! Her insanın ömrü, iki gözü arasında yazılmıştır. Onlar arasında parlak veya parlaklıklarından biri vardı ki; Adem: Ya Rabbi bu kimdir? diye sordu. Bu senin oğlun Dâvûd’tur. Ben kendisine kırk yıl ömür yazdım. Adem: Ey Rabbim onun ömrünü artır dedi. Allah’ta ben ona o kadar ömür yazdım dedi. Adem ben ömrümden altmış seneyi ona bağışladım. Allah: Sen ve O, sen bilirsin buyurdu. Sonra Adem, Allah’ın dilediği sûre Cennete yerleştirildi. Sonra Cennet’ten yeryüzüne indirildi. Sonra Adem, ömrünü saymakta idi. Ölüm meleği kendisine gelip canını almak isteyince, Adem; ölüm meleğine acele ettin dedi. Bana bin yıl ömür yazılmıştır. Ölüm meleği: Evet ama sen oğlun Dâvûd’a altmış senesini vermiştin. Adem hatırlayamadı ve unuttu işte bu yüzden ümmeti de unutmaktadır. İşte o günden bu yana yazmak ve şâhidler emredilmiştir.”
(Taha sûresi 115. ayet) (Tirmizî rivâyet etmiştir.)[6]

Ebu Hureyre'nin (r.a.) rivayet ettiğine göre:
Allah Resulü (a.s.) şöyle buyurmuştur: "Aziz ve Celil Allah Adem'i kendi suretinde yarattı. Onun boyu altmış arşındır. Adem'i yaratınca: Haydi git de şu cemaate selam ver. Onlar oturan bir grup melekti. Sana ne cevap vereceklerini iyi dinle. Çünkü bu, hem senin, hem de zürriyetinin selamı olacaktır, buyurdu. Bunun üzerine Adem gitti ve melekler topluluğuna: -esselamu aleyküm (selam size) dedi. Onlar da: -esselamu aleyke ve rahmetullah (selam ve Allah'ın rahmeti senin üzerine olsun) diye karşıladılar. Ve selamlarına "Ve Rahmetullah" cümlesini ziyade ettiler. Cennete giren herkes Adem'in suretinde ve altmış arşın uzunluğunda olacaktır. Ama Adem'den sonra insanlar ta şimdiye kadar kısalmaya devam etmiştir."
Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 5075[7]

Hadis-i Şerfi Meali Alındığı Kaynak/Konularına Göre Hadis Meali/A-Bölümü


Kaynak::
[1]:KutubuSitte7300 cuma gününün değer ve kıymeti
[2]:http://hadis.ihya.org/buhari/konu/246.html:::Sahih Buhari » Enbiya HadisNo : 1373
[3]:el lulu vel mercan buhari ve müslim ittifak ettikleri hadisler Muhammed Fuad Abdulbaki
[4]:Mealin alındığı:Diyanet Vakfı Meali
[5]:Zubtetu'l-buhari ikinci bölüm:ADEMİN YARATILIŞI VE PEYGAMBERLER BAHSÎ:
[6]:Sunen-i Tirmizi:Tercüme Abdullah Parlıyan:Kur'an Tefsiri:bölüm: 95 adem unuttu mu?
[7]:el lulu vel mercan buhari ve müslim ittifak ettikleri hadisler Muhammed Fuad Abdulbaki ..:CENNET, CENNET NİMETLERİ VE CENNETLİKLERİN SIFATI Bölümü

Önceki Sayfa
Fihrist
Sonraki Sayfa